*Temsilin gücü, konuma saygı ve diyalog sayesinde, yabancı ülkelerdeki bazı üniversitelerde Müslümanlar hakkındaki itirazları başka dinlerin müntesipleri cevaplamaya başladılar. Dün arkadaşlar anlattı: Bir tanesi yakışıksız sözler söyleyince daha arkadaşlarımız bir şey demeden papaz ve üniversite hocası olan biri kalkıp “Sen Hazreti Muhammed’e dair hiçbir şey okumamışsın; sen Hazreti Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali’yi hiç tanımamışsın; ne olur biraz da bunlara objektif olarak baksanız!” diyor.
*Chicago’dan bir profesör, Rasûl-ü Ekrem Efendimiz’in mübarek ismini bir kristale yazdırıp getirmiş ve “Bunu bana siz sevdirdiniz!” diyerek bana hediye etmişti. İşte bu bir adımdır ve insanlara o adımları attıracak şekilde hareket etmek bizim vazifemizdir.
*“Günahım hadden efzûndur / Bana rahmeyle Allah’ım!..
Gözüm yaşı akan hundur / Bana rahmeyle Allah’ım!..
Acep nola benim halim / Bitince ta bu dermanım,
Azrail alınca canım / Bana rahmeyle Allah’ım!..
Penahımsın bu dünyada / Perişan etme ukbada,
Yatarken ben musallada / Bana rahmeyle Allah’ım!..” (Dikençoğlu)
*Fuzuli ne hoş söyler:
“Canımı cânan eğer isterse minnet cânıma / Can nedir kim, ânı kurban etmeyem cânânıma!..”