Allah’a güvenen, sa’ye sarılan, hikmete râm olan mutlaka zaferyâb olur. Burada olmasa orada olur.. can hulkuma girdiği zaman, kabre girdiği zaman olur.. ötede olur.
*Nefsinden emin olan, kendi emniyetini yitirmiş demektir; emin olmamak lazım. Hazreti Pir’in ifadesiyle, nefs-i emmâre pılını pırtısını toplayıp gittiği zaman bile vazifesini âsâba devrediyor; onlarla da aynı fonksiyon eda ediliyor; şeytanın aynı madikleri insan için yine söz konusu olabiliyor. Bu açıdan taleplerimizin ne ölçüde nefs-i emmâreden azade olduğunu bilememekle beraber, her şeye rağmen istiyoruz ki: İki üç asırdan beri ağlayan Müslümanların yüzü gülsün. Hususiyle yutkunup duran ve sineleri ızdırap içinde kıvranıp duran Müslümanlar, o sıkıntıdan, ızdıraptan, kalaktan, heymandan sıyrılıversinler!.. O’nun rahmetinin vüs’atine ve fazlının enginliğine güvenerek bunu istiyoruz. Şu kadar var ki, istediklerimizi isterken, “Allahım Senin muradın!..” demeyi de ihmal etmemek lazım.
Bu video 17/05/2015 tarihinde yayınlanan “Rabbimize Sığınıyoruz” isimli bamtelinden alınmıştır.
Tamamı burada: https://www.herkul.org/bamteli/bamtel...